Antalya'da bağ bozumu ve pekmez dönemi başladı
GÜNDEM, 27 Eylul 2021 12:37Antalya’nın Akseki ve İbradı ilçelerinde bağ bozumu ve pekmez dönemi eylül ayının ikinci haftasından itibaren başlıyor. Topladıkları üzümlerin bir kısmını pekmez yapan üreticiler, katkısız ve organik pekmez üretiminin emek isteyen ve uzun uğraş gerektiren çok zahmetli bir iş olduğunu dile getiriyor.
Antalya’nın Akseki ve İbradı ilçelerinde bağ bozumu ve pekmez dönemi eylül ayının ikinci haftasından itibaren başlıyor. Topladıkları üzümlerin bir kısmını pekmez yapan üreticiler, katkısız ve organik pekmez üretiminin emek isteyen ve uzun uğraş gerektiren çok zahmetli bir iş olduğunu dile getiriyor.
Pekmezi ile ünlü Antalya’nın Akseki ve İbradı ilçelerinde her yıl eylül ayının ortalarından itibaren üzüm bağları bozularak, toplanan üzümlerden pekmez yapılıyor. Akseki pekmezinin lezzetinin sırrı ise şıranın içine atılan ve sadece Çimi Mahallesi’nde bulunan özel beyaz topraktan geliyor.
Üreticilerin özenle topladığı üzümler, çeşitli aşamalardan geçirildikten sonra özel olarak hazırlanan ocaklarda bakır kazanlara ve tavalara konularak kaynatılıyor. Pekmezin kilogramı 50 liraya satışa sunuluyor.
Akseki’nin Taşlıca Mahallesi’nde 35 yıldır üzüm pekmezi yapan 56 yaşındaki Mustafa Pınarbaşı, bağ bozumunun yapıldığını, sezon boyunca üzümün kilosunu 10 liradan sattıklarını, kalan üzümleri ise pekmez yaptıklarını söyledi. Yaklaşık 5 kilogram üzümden 1 kilogram pekmez elde edildiğini kaydeden Pınarbaşı, pekmez yapımını şöyle anlattı:
“Oldukça zahmetli”
“Kardinal ve alfons türü üzüm yetiştiriyorum. Bunun bir bölümünü toptan pazarlayıp, kalan bir bölümünü ise pekmez yapıyorum. İşimiz bağlardan üzüm toplamakla başlıyor. Üzümleri yardımlaşarak ve aile fertleri ile birlikte topluyoruz. Toplanan üzümler daha sonra özel yapılan şırana ismi verilen havuzlara konularak saatler süren bir ezme işleminden geçiriliyor. Ezme işleminin ardından kazanlara konulan üzüm suları, içerisine karıştırılan özel bir toprakla yüksek ateşte 4-5 saat kaynatıyor. Kaynatılan şıralar ise yaklaşık 4-5 saat bekletildikten sonra süzülerek tavalara alınıp yeniden yüksek ateşte 4-5 saat kaynatılıyor ve sofralık pekmez haline getiriliyor."
“Pekmezi kaynattıktan sonra köpürtülüyor”
Pınarbaşı, "Tavalardaki pekmezi yaptıktan sonra pekmezi savuruyoruz. Savurdukça pekmez köpürür. Bu köpüğü alırız. Komşularla da bu köpüğü yeriz. Pekmezi savurursak pekmez daha kaliteli olur. Ne kadar fazla savurursak pekmez o kadar kaliteli ve tatlı olur" diye konuştu.
“Çimi’nin beyaz toprağı ile yapılıyor”
Fatma Pınarbaşı ise şıranın içerisine kaynatmadan önce Akseki’ye özgü sadece Çimi Mahallesi’nde bulunan özel beyaz toprak attıklarını dile getirerek, "İçerisine karıştırmış olduğumuz bu özel toprak şıranın asidini alıyor. İçerisindeki asidin çıkmasına yardımcı oluyor. Şıranın burukluğunu alır ve tatlandırır. Şıranın asitten ayrıştırılması ile kaynatılan pekmezin tadı bir başka oluyor. Akseki pekmezinin lezzeti ise buradan geliyor" diye konuştu.
İbradı ilçesi Ormana mahallesin 4 dönüm arazide bağcılıkla uğraşan Tolga Özgüven, Ormana’nın bağlarının atalarından kalan asırlık çavuş üzümü, dimrit, areli, ve büzgülü gibi çeşitler olduğunu söyledi.
Ormana’nın bağlarının eski sistem bağlar olduğunu söyleyen özgüven, “Bizim bağlarımız telli değil baranı usulü tek tek direklere bağlanmış teveklerdir. Bizim burada sofralık üzüm olaraktan ince kabuklu çok lezzetli üzüm çeşitlerimiz vardır. Bunlardan direk satışta yapıyoruz ama esas pekmez üretimi çok olur. Pekmez zamanı sokaklarda kazanlarda pekmez bütün bir gece boyunca kaynatılır. Çok sağlıklı lezzetli üzüm pekmezi elde ederiz. Bu yıl üzümlerin direk satışı 10 liradan oldu. Pekmez ise bu yıl 50 lira civarında olacak. Bu sene her ne kadar kurak geçmiş olsa yine 4 dönüm bağımdan 2 ton üzüm hasadımız oldu” dedi.
GÜNDEM, 27 Eylul 2021 12:37
Yorumlar (0)