Asgari ücret zammına göre 2021 yılında maaşı yeniden şekillenecek milyonlarca vatandaş zam oranı ne zaman açıklanacak sorusuna yanıt arıyor. Toplantıların ilki tamamlanırken birçok kurum ve kuruluş asgari ücret için önerilerini belirtti. Video konferansla yapılan ilk toplantıya Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akansel Koç ve komisyon üyeleri katıldı.
7 MİLYON ASGARİ ÜCRETLİ
Türkiye’de yaklaşık 7 milyon kişi asgari ücretle çalışıyor. Bu yılki görüşmelerin pandemi ve ekonomik sıkıntıların derinden hissedildiği döneme denk gelmesi işverenlerle Türkiye’yi ucuz iş gücü cennetine çevirmeyi hedefleyen hükümetin elini güçlendireceği ifade ediliyor. Ancak bu riski görüp güç birliğine giden işçi sendikaları ekonomik sıkıntıların sorumlusu değil mağduru olduklarını belirterek zam artı mağduriyetin karşılanmasını talep etti. Pazarlık görüşmelerinin ardından asgari ücrete en düşük yüzde 12, olağanüstü bir gelişme olmazsa en yüksek yüzde 18.33 zam yapılabileceği tahmin ediliyor. Yüzde 18.33 zam, asgari ücretin 2 bin 750 liraya çıkması anlamına gelse de genel beklenti yüzde 15 zam ve dolayısıyla 2 bin 673 lira net asgari ücrette yoğunlaşıyor.
ASGARİ ÜCRET VERGİSİZ OLSUN
Türk-İş, Hak-İş ve DİSK’in ortak talepleri şöyle:
■ Ücret belirlenirken salgın koşullarının yarattığı gelir kaybı dikkate alınmalıdır.
■ Asgari ücret, Asgari Geçim İndirimi (AGİ) hariç ve net olarak açıklanmalıdır. Bu ücretten yapılacak vergi, sosyal güvenlik vb. kesintiler net tutarın üzerine ilave edilmeli ve yıl boyunca asgari ücret açıklanan bu net ücretin altına düşmemelidir.
■ Ücretlerin asgari ücrete tekabül eden kısmı vergiden muaf olmalıdır.
■ Devlet çalışanlar arasında ayrım yapmamalı, kamuda geçerli en düşük aylık tutarını asgari ücret belirlenirken dikkate almalıdır.
■ İşverenlere sağlanan sosyal güvenlik prim desteğinin bir benzeri işçilere de verilmeli ve işçilerin sosyal güvenlik haklarında bir kayıp yaratmayacak şekilde işçi SGK prim payı 5 puan düşürülerek bütçeden karşılanmalıdır.
■ Pandemi koşullarında işsizlik sigortasından işçilere yapılan kısa çalışma ödeneği, nakdi gelir desteği ve işsizlik sigortası ödemelerinin alt sınırı asgari ücret olmalıdır.
■ Sosyal devlet ilkesi gereği aile yardımı, çalışmayan eş için de uygulamaya konulmalı, sendikal örgütlenmenin olduğu işyerleri için asgari ücret teşviki uygulanmalıdır.
BAKAN SEKÇUK: DOĞRUDAN AKTARDIĞIMIZ KAYNAK 2 MİLYAR TL
Toplantıda konuşan Bakan Selçuk, uzun zamandır Covid-19 salgını ile büyük bir mücadele içinde olduklarını ifade ederek, “Bu salgın maalesef çalışma hayatını, istihdamı, işçilerimizi ve işverenlerimizi etkiledi. Bu amaçla bakanlık olarak çalışanlarımızı, işçilerimizi, işverenlerimizi korumak anlamında sosyal koruma kalkanı altında birçok programı, uygulamayı hayata geçirdik. Özellikle istihdamı ve işçilerimizi korumak için kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği gibi kısımları da hayata geçirmiş olduk. Vatandaşlarımıza doğrudan aktardığımız kaynağın toplam tutarı 2 milyar lirayı aşmış durumda” dedi.
‘ARALIK SONUNDA BİR KARARA VARACAĞIZ'
Ocak itibarıyla reel asgari ücrette 1,5 katlık bir artış olduğunu söyleyen Bakan Selçuk, “Bu komisyonlarımızda geçtiğimiz 18 yıl boyunca tüm tarafların şartlarını da gözeterek her zaman çözüm odaklı yaklaştık. Dolayısıyla aslında asgari ücret tespit komisyonu tarafların çok iyi bir şekilde ifade ettiği ve çözüm odaklı bir yaklaşım sergilediği bir mekanizma aslında. Asgari ücret rakamlarında da baktığımız zaman 2019 yılı enflasyonu yüzde 11,84'tü. Biz 2020 yılında brüt asgari ücreti yüzde 15,03 arttırarak 2943 liraya yükseltmiş olduk. Baktığımız zaman 18 yıllık dönemde 2020 Ocak itibarıyla reel asgari ücrette 1,5 katlık bir artış olmuş durumda. Asgari ücret konusunda buradaki komisyonumuz ile aralık ayı sonunda bir karara varmış durumda olacağız” diye konuştu.
‘AİLE FAKTÖRÜ DİKKATE ALINMALI'
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, asgari ücretlilerle birlikte tüm çalışanların ödedikleri verginin adil duruma getirilmesi gerektiğini ifade ederek, “Bu gelir düzeyiyle bir ailenin geçinmesi mümkün müdür? Asgari ücret tespit edilirken aile faktörü mutlaka dikkate alınmalıdır. Asgari ücretli ailenin geliri de, yılın son aylarında gelir vergisindeki artış nedeniyle azalıyor. Asgari ücretliden alınan damga vergisinin anlamı nedir? Ailenin rızkından yapılan kesintilerle geçim şartları daha da ağırlaşıyor. Asgari ücretlilerle birlikte tüm çalışanların ödedikleri vergi adil duruma getirilmelidir. Ücretli çalışanların ocak ayında aldıkları net ücret vergiler nedeniyle azalmasın” diye konuştu.