AHATLI KÖYÜ SAKİNLERİNİN ORMANDAKİ AĞAÇ KESİMLERİYLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

Antalya Kaş ilçesi, Ahatlı Köyü, Enişdibi Mevkii 53. Bölge dahilinde bulunan 18 hektarlık ormandaki kızılçam ağaçları, Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı Kaş Orman İşletme Müdürlüğü tarafından dikili satış yöntemiyle özel sektöre kestirilmektedir.  

28 Ocak 2021
AHATLI KÖYÜ SAKİNLERİNİN ORMANDAKİ AĞAÇ KESİMLERİYLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

 
Antalya Kaş ilçesi, Ahatlı Köyü, Enişdibi Mevkii 53. Bölge dahilinde bulunan 18 hektarlık ormandaki kızılçam ağaçları, Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı Kaş Orman İşletme Müdürlüğü tarafından dikili satış yöntemiyle özel sektöre kestirilmektedir. Köy sakinleri olarak bu konuda katılım hakkımız olduğu halde bize herhangi bir bilgilendirme yapılmadan yaklaşık %45-50 eğimi bulunan ormanlık alanda traşlama kesimi başlatılmasını asla kabul etmiyoruz. Bu vahim olayı ülke kamuoyuna duyurmak amacıyla sesimizi yükseltiyoruz. Ülkemizde yürürlükte olan anayasa, kanunlar ve yönetmelikler incelendiğinde yöre halkı olarak hem böyle bir mücadele verme hakkımızın olduğunu, hem de orman idaresinin bu tür çalışmalar öncesinde katılımcılık ilkesi bağlamında bizlerin görüşlerini alması gerektiğini iyi biliyoruz. Karşı çıktığımız bu kesim olayından ne yazık ki kesimcilerin motorlu testereleri kullanarak 60-70 yaşlarındaki kızılçam ağaçlarını kesmeye başlamaları üzerine haberimiz olmuştur. Bizler bu köyde yaşayan ve doğasını seven insanlar olarak anayasamızdan aldığımız güçle traşlama kesiminin derhal durdurulmasını istiyoruz.
Bu kesimin durdurulması isteği üzerine o kadar çok sebebimiz var ki, hangisinden başlayacağımızı bilemiyoruz.
 
 
Anayasamızın 56. Maddesi “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir” demekte ve dolayısıyla bu maddenin vatandaşlarımıza çevreyi ve doğayı koruma görevi verdiği çok açıktır. Anayasamızın bu maddesinden aldığımız güçle yapılan kesime açık bir şekilde karşı çıkmaktayız. 
Orman Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki 3234 nolu Kanunun 2. Maddesinde Orman Genel Müdürlüğü’nün görevleri içerisinde; “Orman kaynaklarını; ekolojik, ekonomik ve sosyo-kültürel faydalarını dikkate alarak, bitki ve hayvan varlığı ile birlikte, ekosistem bütünlüğü içinde idare etmek, katılımcı ve çok amaçlı şekilde planlamak…” ifadelerinden, yapılan kesimin hem ekosistem bütünlüğüne zarar verdiğini, hem ormanın sosyo-kültürel ve ekonomik faydalarının hiçe sayıldığını, hem de orman-halk ilişkileri kapsamında yöre insanıyla yapılması gereken katılımcılığın bu uygulamada açık bir şekilde “es geçildiği” gerçeğini görmekteyiz. Bu nedenle yapılan kesime karşı çıkmaktayız.
 
 
Kaş İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından yöre insanının mevcut ormanlara hiçbir zarar vermeden çam balı üreterek gelir sağlaması amacıyla Basara (çam pamuklu koşnili) larvaları ormana aşılama yapılması için geçtiğimiz yıl köy muhtarlığına teslim edilmiştir. Muhtarlığımız Basara larvalarını orman ağaçlarına aşılama çalışmalarını yöre insanıyla birlikte yapmıştır. Burada muhtarlığımızın amacının, özellikle Muğla ili Fethiye ilçesinde yaygın bir şekilde kullanılan, yöre insanına büyük bir gelir sağlayan ve ormana hiçbir zararı olmayan bal üretim faaliyetlerini bölgemize kazandırmak olduğu açıktır. Cumhurbaşkanlığı bünyesinde hazırlanan 11. Kalkınma Planı (2019-2023) içerisinde “Köylerdeki üretim ve yaşam biçimleri ile tabiat ve kültür varlıklarının korunmasını teminen; köylere özgü geleneksel zanaat ve el sanatları, agro-turizm, coğrafi işaretli ürünler, süs bitkileri, bağcılık, arıcılık, balıkçılık, kümes hayvancılığı, alternatif tarım ürünleri yetiştiriciliği, tarım ve gıda ürünlerindeki geleneksel üretim ve saklama bilgisini gelecek kuşaklara taşıyacak girişimler ve işbirlikleri gibi alanların desteklenmesine devam edilecektir” denmesi bu anlamda bizlere büyük bir güç vermişti. Ormana yapılan aşılama ve 11. Kalkınma Planı’ndan aldığımız güçle ülke ekonomisine katma değer sağlama amacıyla geçtiğimiz yıl yöre insanı tarafından 800’ü kayıtlı olmak üzere alınan 1000 adet arı kovanı, şu an kesimi yapılan ormanın kenarına yerleştirilmişti. Bu yıl muhtarlık olarak yöre insanının bal üretim faaliyetlerini sürdürülebilir kılmak için tescilini yaptırmayı planladığımız ormanımızın kesildiğini görmek bizleri derinden sarsmıştır. Doğayla dost bir şekilde bal üretimi yaparak ülke ekonomisine sağlayacağımız katkının kesintiye uğramaması için bu kesime karşıyız. 
Kaş ilçesi turizm yönünden oldukça hareketli ve ülke ekonomisine ciddi döviz katkısı olan bir bölgedir. Doğası yönüyle yabancı ülke vatandaşlarının dikkatini çeken, ilçe merkezine çok yakın bir noktada yapılan orman kesimi ülke turizmine büyük bir zarar vererek döviz kaybına neden olacaktır. Ülkemize böyle bir zararı kimsenin vermeye hakkı yoktur. Bu bağlamda orman kesiminin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
İdarecileri tarafından ormanda hastalık olduğu gerekçesiyle kesimin yapıldığı ifade edilmiştir. Halbuki, ormanın değişik yerlerinden ibre, dal ve gövdelere ait çektiğimiz çok sayıdaki fotoğrafın bilim insanları tarafından incelenmesi neticesinde, orman ağaçlarında kesmeyi gerektirecek herhangi bir böcek zararının olmadığı bilgisi bizlere ulaştırılmıştır. Orman idaresi tarafından kesimin gerekçesi olarak sunulan bu ifadenin doğru olmadığı gerçeği üzerine orman kesiminin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Kesimi yapılan sahaya çok yakın mesafede köyde yaşayan insanların kurduğu fotokapanlara yakalanan yaban hayvanlarının incelenmesi sonucunda önemli bir yaban hayatı türümüz olan karakulağın bölgemizde yaşadığı tespit edilmiştir. Ülkemizdeki karakulak popülasyonu gerek habitat bozulmaları, gerek kaçak av ve gerekse orman kesimi gibi türe doğrudan zarar veren uygulamalardan ötürü büyük bir azalma göstermektedir. Bu önemli türün zarar görmemesi ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılması için yapılan kesimin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Kesim yapılan ormanlık alanın eğimi %45-50 düzeyindedir. Arazinin sahip olduğu yüksek eğim, kesimden sonra başlatılacak gençleştirme çalışmalarını büyük oranda engelleyecek ve gençleştirmenin başarısız olması sonucunu doğuracaktır. Bu eğime sahip bir ormanın muhafazasıyla erozyonu önleyerek toprağı tutması varken, kesilmesi ile hem erozyon, hem sel hem de taşkına yol açmasına sebebiyet vermek gerçekten anlaşılır bir tutum değildir. Kesimde ısrar edilmesi durumunda köyümüzde bulunan 300 dönüm sera, sel ve erozyon tehdidi altında kalacak olup bu durum ülke ve bölge ekonomisine olumsuz olarak yansıyacaktır. Yine yapılan kesimle görülmüştür ki 3 ev heyelan tehlikesiyle baş başa bırakılmıştır. Ayrıca kesimden sonra yeraltı sularının azalmasına bağlı olarak köyde ve seralarda büyük bir susuzluk yaşanacağı açıktır. Ülke doğası ve yöre insanının yaşam hakkının korunması için ormanda yapılan kesimin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Ahatlı’da 2 yıl önce kurulan Ahatlı Kadın Üretim ve İşletme Kooperatifi’nin bu yıl planında yer alan tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimi ve arıcılık faaliyetlerinin ormanda yapılan kesim sebebiyle gerçekleştirilmesi ne yazık ki zora girmiştir. Bu faaliyetlerin kooperatifimiz eliyle gerçekleştirilmesi için yapılan kesimin derhal durdurulmasını istiyoruz.
 
 
 
Son olarak şunu ifade etmek gerekir ki, bölgemizde çok önemli bir bitki, yok olma tehlikesi altında zorluklar altında yaşamını sürdürmektedir. Bu iki bitkiden birisi endemik ve kritik tehlike altında bir tür olan Likya Kaş orkidesi, diğeri de endemik ve tehlike altında bir tür olan Likya çalbasıdır. Her iki tür de ismini yaşadığı bölgeden almaktadır. Kesim sırasında bu nadide endemik bitkilerimizin büyük bir zarar göreceği açıktır. Ülke doğasının korunması ve endemik türlerimizin gelecek nesillere aktarılabilmesi için orman kesiminin derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Yukarıda belirtilen tüm nedenlerden ötürü köyümüzde yürütülen orman kesiminin derhal durdurulmasını talep ediyoruz. 28.1.2021
 
AHATLI KÖYÜ SAKİNLERİ

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.