28 Ekim 2025, Salı
04:48

Yazar Asuman Saydam Atasoy ile; “İşte hayat, İşte gerçekler”

Yazar Asuman Saydam Atasoy ile;   “İşte hayat, İşte gerçekler”

ŞEHİR HABER AJANSI

Yazar Asuman Saydam Atasoy ile;  
“İşte hayat, İşte gerçekler” 

Bir kadının iç dünyasında büyüttüğü acıların, sevinçlerin ve sustuklarının sesini satırala sığdıran, sessizlikleri  kelimelere döken, sevgiyi duygularıyla anlatan,  hayatı dile getirmekten korkmayan yazar Asuman Saydam Atasoy ile yaptığımız bir röportajla  yazmayı, yazarlığı, kitapları, okumayı, hayatı, sevgiyi, duyguların aktarımını konuştuk. İşte son kitabıyla ilgili Ankara Şehir Gazetesi (A.Ş.G.) olarak Yazar Asuman Saydam Atasoy (A.S.A)  ile yapılan röportajın detayları ; 


RÖPORTAJ ; HÜSEYİN AKIN  / ANKARA 

 

A.Ş.G….  Bu satırlar neyin sesidir?
A.S.A….  Bu satırlar; bir kadının iç dünyasında büyüttüğü acıların, sevinçlerin ve sustuklarının sesidir. Bu satırlar; Geçmişe bir selam geleceğe bir dua şimdiye ise bir aynadır. Her duygunun kendi sessizliği vardır, ben o sessizlikleri kelimelere dökmek istedim. Yazmak, insanın kendi iç sesini duyabilme cesaretidir aslında.
A.Ş.G….  Sizce hayat nedir? Hayatı tanımlarken hangi unsurlar düşüncelerinize yön verir?
A.S.A….  Hayat; bazen bir çocuğun gülüşü kadar masum, bazen de bir vedanın ağırlığı kadar gerçektir. Bana göre hayat, insanın kendine verdiği sözleri tutup tutamadığıyla ölçülür. Sevgiyi sürekli başka kişilerden beklemek yerine sevgiyi kendi ürettiği bir duygu olduğunu önce sevmeye kendinden başladıktan sonra insan, hayatın birilerinin lütfunda değil kendinde olduğunu bilir.  Sevgiyle yoğrulmuş bir yaşam, her şeye rağmen yaşanmaya değerdir. Bu yüzden “hayat sevilmeli” diyorum, çünkü sevmek hâlâ elimizdeki en insani direniştir. Yoksa dünya da olanlar çekilir gibi değil.
A.Ş.G….  Bu kitabınızda ve bundan sonraki kitaplarınızda kime ne mesaj vermek istiyorsunuz?
A.S.A….  Bu kitap, çocuklarının üzerinden kişinin kendi iç çocuğuna bir sesleniş aslında. Kültürel aktarımlarda ki yanlışlık erkeği güç haline getiren yanlış inanç gücün erkek yada kadın değil kendi ruhundan olduğunu anlatmak.  Sorgulayan, düşünen, vicdanını diri tutan bir nesil umuduyla yazdım. Bundan sonraki kitaplarımda da aynı yerden; vicdandan, empati farkındalıktan ve kadın üzerinden sesleneceğim.
A.Ş.G….  Genç yazarlara tavsiyeleriniz nelerdir?
A.S.A….  Yazmak cesaret ister. En çok da kendine dürüst olma cesaretini. Genç kalemlere söyleyebileceğim tek şey; taklit etmeyin, hissedin. Bir kelimenin bile kalbe dokunabilmesi için önce sizin yüreğinizden geçmesi gerekir. Yazan insan düşünebilen, empati kurabilen, gözlemlerini aktarabilen kendinden sonrakilere bile faydası olabileceğini bilen kişidir.Yazmak bir düşünceden ziyade yaşam biçimidir. Ne de olsa her birimiz yaptığımız işlerle yaşam hikayemizi yazmıyor muyuz?
A.Ş.G….  Kitap okumak isteyenlere tavsiyeleriniz nelerdir?
A.S.A….  Okumak, sadece satırlarda ilerlemek değildir. İnancıma göre görmek gördüğünden bir anlam çıkarmak   hayatınıza tatbik etmektir.  Anlayarak okumak, bir metni kendi yaşam deneyiminizle harmanlamaktır. Kitaplar, size ait olmayan hayatlara ışık tutar ama o ışığı taşımak sizin elinizdedir.

 

A.Ş.G….  Kitaplara ilgi neden azaldı sizce?
A.S.A….  Hızve haz çağı yaşıyoruz. İnsanlar bir paragrafı bile okumadan yorum yapıyor. Görsellik düşüncenin önüne geçti.Bir kahve fincanının bir anlamsız videonun binlerce izlenme aldığı zaman da yazmanın işi zor olsa da!  Ben inanıyorum; hâlâ bir kitabın sayfasında huzur arayan sessiz bir çoğunluk var.
A.Ş.G….  Bilgi kirliliği nedir sizce?
A.S.A….  Bilgi kirliliği; bilmeden konuşmanın, okumadan yorum yapmanın sonucudur. Hani bilinen bir söylem vardir."Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak"diye.Gerçek bilgi sessizdir, gürültü yapmaz. Yanlış bilgi ise en çok bağırandır. Bilgi, niyetle ve bilinçle birleşmediği sürece hiçbir işe yaramaz.
A.Ş.G….  Kitap maliyetleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
A.S.A….  Maliyetler artık birçok yazarın önünde ciddi bir engel.Bu yazın yolunda cok güçlü kalemler tanıdım fakat maddi koşullar yazdiklarini sadece dijital platformlar da kayıt altına alan.Ancak edebiyat bir gönül işidir; imkânsızlık bazen üretimi daha samimi kılar. Önemli olan bir kitabı basmak değil, kalıcı bir iz bırakabilmektir.Dilerim o izlerde adımız kalıcı olur.
A.Ş.G….  Kimlerin kitap çıkarması faydalı, kimlerin zararlı olabilir?
A.S.A….  Kalemi sadece gösteriş için eline alanların verdiği zarar, bir yanlışı doğru gibi göstermektir. Fakat gerçekten derdi olan, topluma katkı sunmak isteyen herkesin kalemi değerlidir. Yazmak, bir sorumluluktur.
A.Ş.G….  Gelişen teknoloji ve internetin sektöre etkileri nelerdir?
A.S.A….  Teknoloji, kitabı öldürmedi; sadece biçimini değiştirdi. Ekranlar büyüdükçe kelimeler küçülür gibi görünse de, iyi metin hâlâ yolunu buluyor. Günlük hayatta olduğu gibi dijital çağda da insanın en derin ihtiyacı aynı: An-la-şıl-mak.
“Okuyan anlayan anladığını uygulayan insalara denk düşelim...”

Asuman Saydam Atasoy  kimdir ? 

1981 yılında Kırıkkale’de doğan Asuman Saydam Atasoy, ilk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamladı. Hayatın insana kattığı derinlikleri kaleminin diline taşıyarak yazın dünyasında kendine özgü bir yer edindi.
Uluslararası kişisel gelişim alanında aldığı sertifikalarla, insan doğasını ve içsel dönüşümü farklı perspektiflerden ele aldı. Bu birikimini çeşitli dijital mecralarda kaleme aldığı köşe yazılarıyla okurlarla buluşturdu.
Türkiye Haber Kanalı’nın dijital platformunda Genel Koordinatör olarak görev yapmış olan Atasoy, medyanın yenilikçi yüzüyle yazarlık disiplinini birleştirerek özgün bir ses oluşturdu.
2024 yılında yayımlanan ilk kitabı Tahta Karanatlarından Çelik Pervanelere, içsel kırılmalar ve yeniden doğuş temalarını işlerken; 2025 Eylül ayında okurlarıyla buluşan ikinci eseri Çocuklarım Benim Dünyam mı?, Adlı romanı ile;annelik, kimlik ve varoluş üzerine derin bir sorgulama sunar.
Ankara’da yaşayan Asuman Saydam Atasoy, evli ve iki çocuk annesidir.